Bağış

Turuz masraflarını karşılaya bilmemiz için yeni yılda Turuza destek olmak için [email protected] ile irtibata geçin.

Bağışlarınızı bu E-postaya bildirin: [email protected]

Bank kart bilgileri:

6104 3373 5031 8547

Iran Millet Bank

Diyojen Dergisi-Teodor Qasab-001-184.ci Sayı-1286-7-8

13625
0
2017/4/6
Oy Sayısı 1
Oy Sonucu 7

Diyojen-Dergi-001-184.ci Sayı-Ebced-1286-7-8

Teodor Kasap Ottoman Greek retouched.JPG

Teodor Qasab 

Teodor Kasap (Yunanca Theodoros Kasapis, Θεόδωρος Κασάπης) (10 Kasım 1835, Kayseri, Tavlasun – 5 Haziran 1897, İstanbul), Rum kökenli Osmanlı gazeteci, yazar, çevirmen.

Teodor Kasap Osmanlı basın tarihinde Türkçe olarak çıkarılan ilk siyasi mizah dergisi Diyojen'i yayımlamıştır. Türk okurunun tanıdığı ilk Batılı roman örneklerinden biri olan Monte Cristo Kontu adlı hacimli romanı çevirmiş; ayrıca Moliere’den yaptığı çeviri ve uyarlamalarla Türk tiyatrosunun ilk çeviri ve adapte yazarlarından birisi olmuştur.

Yaşamı[değiştir | kaynağı değiştir]

1835 yılında Tavlasun’da dünyaya geldi. Kayseri’nin ünlü Kasapoğulları ailesine mensup olan babası Serefaim, yörenin ünlü kumaşçılarındandı[1]. On üç yaşında iken babasını kaybetti ve ailesi ile İstanbul’a taşındı. Kapalıçarşı’da bir kumaşçının yanında çıraklık yaparak Kuruçeşme Rum Okulu’nda öğrenimini sürdürdü. Kendi kendine Fransızca öğrendi.[1]

Bir alışveriş sırasında tanıştığı bir Fransız subayının yardımıyla 1856’da Fransa’ya gitti ve Paris’te öğrenim gördü. Tanıştığı subay, ünlü Fransız yazar Alexandre Dumas’nın kuzeni idi. Fransa’da gazeteci ve yazar muhiti içine giren Teodor Kasap, Alexandre Dumas’nın özel sekreterliğini yaptı ve onunla birçok seyahate katıldı.[1]

1870 yılında İstanbul’a dönüp Kurtuluş Rum Mektebi’nde Fransızca dersleri vermeye başladı. Okulda tanıştığı Iuliya adlı hanımla evlendi.[1] Galata Yenicami caddesindeki Zincirli Han’da matbaa kurup yayımcılığa başladı. Fransızca “Diogène” ve Rumca “Momos” adında birer mizah dergisi çıkardıktan sonra Türkçe "Diyojen"’i yayımlamaya başladı (24 Kasım 1870) . Bu üç derginin yazarları ile makale ve fıkraları aynı idi.[2] Osmanlılığa son derece bağlı olan Teodor Kasab, o yıllarda Rum ve Yunanlarla diğer azınlıkların ayrılıkçı hareketleri ve Osmanlı düşmanlıklarına karşı şiddetle mücadele etti.[2]

Diyojen, Osmanlı basın tarihinde Türkçe olarak çıkarılan mizah dergilerinin dördüncüsü idi ancak birkaç ay önce çıkmaya başlayan diğer yayınlar (Terakkî Mizah, Asır Eğlence, Terakkî Küçük Mizah ) gündelik gazetelerin paralı ilâveleri idi ve siyasi içerikli değillerdi.[2] Diyoejen ise Osmanlı basın tarihinin Türkçe yayımlaann il siyasi içerikli dergisi oldu. Âli Bey, Recaizade Ekrem ve Namık Kemal’in yazılarıyla gazete, dönemin ilgiyle izlenen muhalefet organlarından biri oldu. Teodor Kasap, Fransa’da edindiği mizah kültürü ve gazetecilik tecrübesiyle, çevresine maaşlı olarak topladığı o yılların en kuvvetli kalemleri sayesinde Diyojen’in devrin en yüksek tirajına ulaşmasını sağlamıştı.[2] Yayımlanan makale ve fıkralarının hemen hepsi, memleketin siyasî ve sosyal hayatı hakkında mizahî üslûpta eleştirilerdi.

1871’de Alexandre Dumas’nın Monte Cristo Kontu romanını çevirmeye başladı. Otuz kadar kişinin yardımıyla üç yılda tamamlanan bu çeviri, büyük bir okur kitlesi buldu; çünkü Türk okurunun tanıdığı ilk Batılı roman örneği idi.[3]

Daha önce hükümet tarafından dört defa geçici olarak kapatılan Diyojen’in imtiyazı, 183. sayısında Rus çarı ve Mısır hıdivi ağzından yazılan mizahî mektuplardan dolayı iptal edildi ve yayımı durduruldu.[4] Teodor Kasap bunun üzerine Çıngıraklı Tatar, o da kapatılınca Hayal ve İstikbal adlı mizah gazetelerini çıkardı. Ayrıca “Zvınçatiy glumço” (Zilli Avanak) (1873); “Şutos” (Şakacı) (1873-1874), “Kosturka” (Paslı Bıçak, 1874) adlı Bulgarca mizah gazetelerinin de sahibi idi.[1]

Teodor Kasap Diyojen ve Hayal gazetelerinde tiyatro üzerine de yazılar yazdı. Güllü Agop’un sahnelediği oyunları Fransız ahlak ve anlayışını yansıtması, kötü çevrilmiş olması ve oyuncuların telaffuz bozuklukları nedeniyle eleştirdi.[1] Ortaoyunu geleneği türünde yerli eserler yazılmasını savundu ve İşkilli Memo (1874), Pinti Hamit (1875) adlı eserleri Moliere oyunlarından, Para Mesleği (1875) oyununu ise Alexandre Dumas'ın bir oyunundan uyarladı. Bir rivayete göre, Moliere’in Cimri eserinden uyarladığı oyuna Pinti Hamit adını vermesinden ötürü Abdülhamid, şehzadeliği döneminde kendisine kinlenmiştir.[5]

Hayal beş defa kapatıldı ve değişik sayılarında imtiyaz sahibi değiştirildi.[1] Elleri zincirle bağlı Karagöz’ün “Kanun dairesinde serbestî” alt yazılı karikatürü nedeniyle II. Abdülhamid'in iradesiyle hakkında dava açıldı. Mart 1877’de üç yıl hapse mahkum edildi. Türkçe konuştuğu halde yazı yazamayan Teodor Kasap, yazı yazmayı hapishanede öğrendi.[1] Kefaletle tahliye edilmesinden sonra bir gemiyle Fransa’ya kaçtı.

Paris’te yazdığı Lettres à S. E. Said Pacha adlı kitapta Sultan Abdülhamid’i ve devlet yönetim sistemini ağır bir dille eleştirdi. Bunun üzerine sultan tarafından kaçak ilân edilince Paris’te fazla kalamadı. Paris, Cenevre, Napoli ve Londra arasında sürekli dolaştı. Ali Şefkati ile birlikte 1879-1881 yılları arasında İstikbal adlı gazeteyi yeniden çıkardı Ebüzziya Tevfik Bey’in II. Abdülhamid’e yazdığı bir yazı sonucu affa uğradı ve 1881’de İstanbul’a döndü.

“Kitâbî-i Hazret-i Şehriyârî” olarak saray kütüphanesine alındı; hayatının sonuna kadar bu görevde kaldı. Sultan için polisiye romanlar çevirdi. Monte Kristo tarzında Sarı Yûsuf’u yazdı

1877’de yazılarından ötürü hapse mahkûm edilince Avrupa’ya kaçtı. Birkaç yıl sonra bağışlandı, ölümüne değin mabeyn kütüphanecisi olarak sarayda görevlendirildi. 5 Haziran 1897'de İstanbul'da hayatını kaybetti.

QAYNAQ

-------------

Diyojen dergi kapak.jpg

Diyojen, Teodor Kasap tarafından Fransızca ve Rumca olarak çıkarılırken 25 Kasım 1870 tarihinden itibaren Osmanlıca yayınlanmaya başlayan ilk Osmanlı mizah dergisi.[1]
Derginin merkezi İstanbul'da Asmaaltı'ndaki Camlı Han'ın bodrum katındaydı. Fıçıya girmiş Diyojen'in Romalı askerlerle karşı karşıya resimlendiği logosunun üzerinde eski harflerle Diyojen, altında ise "Gölge etme başka ihsan istemem" sloganı yazıyordu; fiyatı 3 kuruştu.[2] İlk yayınlandığında haftalık olan dergi 23. sayısından itibaren haftada iki kez, 148.sayısından itibaren de üç kez yayınlanmaktaydı.[1]
Osmanlı İmparatorluğu'nda modern mizahın ilk örneklerinin yayınlandığı dergi, Ali Bey, Ebüzziya Tevfik ve Namık Kemal'in imzasız yazılarına[3] yer verilmişti.
Dergi, politik mizah yazılarından dolayı üç kez geçici sürelerle kapatılmış, kesintili süren yayını 11 Ocak 1873'de yayınlanan 183. sayısından sonra kesin kapatma kararıyla sona ermişti.[1][4]

QAYNAQ

 

Türkiye'de yayımlanmış mizah dergileri


Tarihçe
İlk dönem[değiştir | kaynağı değiştir]
Oldukça zengin bir çeşitliliğe sahip olan Türk mizah yayıncılığı yaklaşık 140 yıllık bir geçmişe dayanmaktadır. Türkiye'nin gerçek anlamda ilk mizah dergisi sayılan "Diyojen" 23 Aralık 1869`da İstanbul'da yayımlanmaya başlamıştı. Adını ikibinbeşyüz yıl kadar önce Sinop'ta doğmuş çileci düşünür Diyojen (Diogenes)'den alan derginin sloganı da onunkiyle aynıydı: "Gölge etme başka ihsan istemem". Toplumsal değerlerin birçoğunu umursamayan, alaycı ve kötümser (Kinik) bir felsefeci olan Diyojen'in görüşlerini ve eleştiri anlayışını o günün Osmanlı toplumuna uyarlayan ve ciddi bir muhalefet yapan dergi haliyle birçok kez kapatılmıştı[1]. Teodor Kasap adlı Ermeni kökenli bir Osmanlı vatandaşı tarafından kurulan ve kadrosunda Namık Kemal gibi yazarların da bulunduğu dergi haftada üç gün yayımlanıyordu ve Türkçe'den önce bir süre Fransızca, Rumca ve Ermenice olarak da basılmıştı.
II. Abdülhamit'in istibdat dönemi[değiştir | kaynağı değiştir]
Birkaç yıl içerisinde "Diyojen"i "Hayâl" (1873), "Çıngıraklı Tatar" (1873), "Kahkaha" (1875) ve "Çaylak" (1876) gibi dergiler takip etti. Ancak 1876'da II. Abdülhamit tahta çıktıktan sonra sertleşen rejim bu tür dergilere izin vermedi. Diyojen ve benzeri birçok taşlama ve mizah dergisi de İstanbul dışına taşınmak zorunda kaldı. Kahire, Londra ve Cenevre gibi merkezlerde hazırlanıp basılan dergiler İstanbul’a el altından gizlice sokulup dağıtılıyordu.
İkinci Meşrutiyet dönemi[değiştir | kaynağı değiştir]
1908 yılında İkinci Meşrutiyet'in ilanı üzerine İmparatorlukta esen özgürlük rüzgârlarıyla birlikte mizah dergilerinin sayısında bir patlama yaşanmıştır. Kimisi bir sayı çıkıp kapanan, kimisi üç beş sayı dayanabilen, bazıları da daha uzun ömürlü olan bu dergilerden en ünlüleri ve önemli olanları "Kalem" (1908), "Karagöz", (1908) ve "Cem" (1910) dergileridir. "Ezop ile Karakuş" (1908), "Eşşek" (1910), "Gecekuşu" (1910), "Şakacı" (1908) ve "Yuha" da bu dönemin dikkate değer dergilerinden bazılarıdır.
Kurtuluş Savaşı dönemi[değiştir | kaynağı değiştir]
1919 ilâ 1923 yılları arasını kapsayan Milli Mücadele yıllarının önemli dergileri arasında ise "Diken" (1908), "Güleryüz" (1921), "Aydede" (1922) ve "Akbaba" (1922) sayılabilir. "Diken" ve "Güleryüz"ü Sedat Simavi, "Aydede"yi Refik Halit Karay, "Akbaba"yı ise Yusuf Ziya Ortaç çıkarmıştı. Bir dönem kapanıp Cumhuriyet döneminde de yeni harflerle çıkmayı sürdüren "Akbaba" 1977'de kapandığında kesintilerle de olsa 55 yıl yayın hayatını sürdürerek Türkiye'nin en uzun ömürlü mizah dergisi olma unvanını kazanmıştı.
Mütareke İstanbulu'nda çıkan dergilerden Sedat Simavi'nin Güleryüz dergisi Kurtuluş Savaşı'nı desteklerken Refik Halit Karay'ın Aydedesi işgal kuvvetlerini tutuyor, Yunan kuvvetlerini haklı ve sempatik gösterip Ankara hükûmetine ve Mustafa Kemal'e saldırıyordu. Bu nedenle Aydede'cilerle Güleryüz'cüler arasında sürekli bir çatışma vardı[2].
Cumhuriyet dönemi[değiştir | kaynağı değiştir]
"Akbaba" Cumhuriyet döneminde de fazlaca bir muhalefet yapmadan yayınını sürdürürken 1947'de Marko Paşa yayımlanmaya başladı. Yazarları ve çizerleri arasında Sabahattin Ali, Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz ve Mim Uykusuz'un da bulunduğu dergi tek parti hükumetine karşı alışılmadık bir biçimde sert muhalefet yapıyordu ve haliyle defalarca kapatıldı ve yazarları içeriye atıldı. Ancak dergi her kapatıldığında başka bir adla yeniden çıkıyordu. "Marko Paşa"nın devamı olan dergiler arasında "Malum Paşa", "Merhum Paşa", "Bizim Paşa", "Yedi Sekiz Paşa", "Ali Baba" ve "Öküz Mehmet Paşa" sayılabilir.
1950'ler[değiştir | kaynağı değiştir]
"Tef" (1954) ve İlhan Selçuk'un kurduğu "Dolmuş" (1956) "Akbaba" ekolünün tam tersi bir yayın politikası izleyerek çıkmaya başlamışlardı. Hem çizgilerde farklılaşmaların, hem de konularda bir çeşitlenmenin görüldüğü bu dönemde mizah daha toplumcu bir çizgide sürdürülmüştür. Söz konusu bu iki derginin bir özelliği de Turhan Selçuk, Ferruh Doğan, Ali Ulvi Ersoy, Tonguç, Oğuz Aral, Eflatun Nuri, Mıstık, Sinan Bıçakçıoğlu ve Bedii Faik gibi ileride Türk mizahına damga vuracak birçok çizer ve yazarın ilk çalışmalarına yer vermiş olmasıdır.
1970'ler ve sonrası[değiştir | kaynağı değiştir]
Oğuz Aral'ın 1972'de çıkarttığı GırGır yepyeni bir ekol başlattı. Kısa sürede yüksek tirajlara ulaşan bu derginin en önemli özelliği adeta bir mizah okulu görevi görmesi, günümüzde çıkan birçok mizah dergisinin çizer ve yazar ekibinin bu dergiden yetişmiş olmasıdır. Halen çıkmakta olan Leman (1991), Uykusuz (2007), Penguen (2002), şimdilerde çıkmayan Hıbır (1989), Limon (1985), Çarşaf (1976), Pişmiş Kelle (1990) gibi dergilerin "Gırgır"dan türemiş olduğu rahatlıkla söylenebilir.[3]

QAYNAQ

Yazarlar:
Yayın Yılı:
1287 (Hicri)
Dosya Türü:
PDF Document
İçerik Dili:
osmanli türkcesi-usmanli türkcesi-عثمانلیجا

 Sayın oxucular!
Turuz sitesi bir kültürəl ocaq olaraq dilçiliklə bağlı qonulardan danışır. Bu sitə dilçiliklə bağlı dəyərli bilgilər verməkdədir.Dilimizin tarixi və etmolojisi sahəsində çalışan bu sitə, sözlərin kökü və etimolojisi haqqında, başqa sitələrdən dəyişik olaraq, eyləmlə(fe'l) bağlı anlamların açıqlayır.
Sitəmizdə dilçiliklə bağlı bir çox kitab,sözlük, yazılar əldə edib oxuyabilərsiniz. Umuruq ki bu sitə, siz dəyərli, sayın oxucular yardımıyla, dilçilik qollarının gəlişməsi, yüksəlişi yolunda bir addım götürəbilsin.
Bey Hadi ([email protected])
Təbriz