Bağış

Turuz masraflarını karşılaya bilmemiz için yeni yılda Turuza destek olmak için [email protected] ile irtibata geçin.

Bağışlarınızı bu E-postaya bildirin: [email protected]

Bank kart bilgileri:

6104 3373 5031 8547

Iran Millet Bank

Dursunbey-Balıkesir- Yöresel Xalq Edebiyatı Ve Folklor Ürünleri Üzerine Bir Araşdırma-Fatma Bildir-2008-417s

5986
0
2016/6/18
Oy Sayısı 1
Oy Sonucu 5

Dursunbey-Balıkesir- Yöresel Xalq Edebiyatı Ve Folklor Ürünleri Üzerine Bir Araşdırma-Fatma Bildir-2008-417s

Halk bilimi veya folklor, bir ülkede veya bölgede yaşayan halkın kültür ürünlerini, sözlü edebiyatını, geleneklerini, törelerini, inançlarını, mutfağını, müziğini, oyunlarını, halk hekimliğini inceleyerek bunların birbirleriyle ilişkilerini belirten, kaynak, evrim, yayılım, değişim, etkileşim vb. sorunlarını çözmeye, sonuç, kural, kuram ve yasaları bulmaya çalışan bilim dalıdır[1].

 

"Halk bilimi", Arapça kökenli bir sözcük olan halk[2] ve Türkçe bilim sözcüklerinin bir tamlama oluşturmasıyla ortaya çıkmıştır. En basit haliyle halkla ilgilenen bilim anlamındadır. "Folklor" terimi ise Türkçeye Fransızcadan geçmiş olup, folk (halk) ve lore (bilgi)'den gelmektedir. Terim ilk kez İngiliz araştırmacı William Thoms (1803-1885) 1846 yılında, Londra’da yayınlanan “Athenaeum” adlı bir dergideki yazısında kullanmıştır.[3] Thomas söz konusu yazısında halk edebiyatı ve halk gelenekleri konularındaki ürünleri inceleyen bilim dalına ad olarak Folklore teriminin kullanılmasını önermiştir. Johann Gottfried von Herder de Alman halkının otantik ruhu, geleneği ve kimliğinin belgesi olan folklorün kaydedilmesi ve korunması gerektiğini ilk savunan kişilerden biri olmuştur[kaynak belirtilmeli].

Halkbilim Kuramları

Metin Merkezli Kuramlar

Metin merkezli kuramlar halk edebiyatını temel alır. Daha eski bir yöntemdir. Kültürü incelerken edebi ürünlerden yararlanır.Geçmişe dönüktür. Tamamlanmış ürünler olarak bakılan halkbilim verileri derlenip toplanması gereken birer objedir. Fonetik yöntemler, motif ve epizotlar ile metinler incelenir.

 

Gelişme Kuramı

İngiliz halkbilimci Edward B. Tylor'un öncülüğünde kurulmuş, kültlerin nasıl oluştuğuna ve gelişim gösterdiğine değinilmiştir. Farklı toplumlardaki benzer özelliklerin gösterilmesi esastır.

 

Tarihi Coğrafi Fin Kuramı

Finlandiya, İsveç, Norveç gibi İskandinav ülkelerinde ortaya çıkan halk edebiyatı falliyetlerini incelemede ortaya çıkmıştır. Sözlü anlatıların, özellikle de masalların nerede ve ne zaman oluştuğu üzerinde durulur. Benzer metinler incelenerek bir anlatının ilk şeklini bulmak hedeflenir. Herder ve Krohn'un öncülüğünde gelişmiştir. Yaratıcı ve yaratım ortamından soyutlanarak incelemesi nedeniyle eleştirilmiştir. Axel Olrik'in Epik Yasaları bu kuram içerisindedir. Buna göre halk anlatıları temel yapılara sahiptir. On beş ayrı kuram ile ürünler arasındaki ilişkiler ortaya konur. Antti Aarne Masal Tipleri Kataloğu eserinde masallara numaralar vermek ve beş ana gruba ayırdığı masalları 2500 farklı ilinti ile sınıflandırmaktadır. Stith Thomson ve Halk Edebiyatı Motif İndeksi de motifleri alfabetik sıraya göre sıralamıştır.

 

Yayılma Kuramı

Farklı toplumlarda benzer özellikler görülmesinden hareket eder. Dünyada ilk olarak bir kültür merkezinin bulunma olasılığını sorgulamıştır. Elliot Smith ve arkadaşları bu kuramın öncüsüdür. Onlara göre Mısır ilk kültür merkezidir. F.Ratzel ve İkinci Viyana Yayılmacıları olarak bilinen grup da göç olgusu üzerinde durmuştur. İnsanların yaptıkları göçlerle kültürel değerlerini taşıdıkları, farklı toplumlarda benzer özelliklerin görülmesinin bu göçlerle ilgili olduğu savındadırlar.

 

Psikoanalitik Kuram

Sigmund Freud ve çevresi, halkbilim ürünlerinin kaynağı olarak insanın düş ve imgelerini öne sürer. Çocukluk döneminde arzu edilip sahip olunamayan istekler ve korkular halk anlatılarındaki sembollerin temelidir. Bilinçaltını bir açıklama alanı olarak gören Wundt, Carl Jung da benzer yöntemlerle çalışmıştır.

 

Yapısalcılık

Halk edebiyatı ürünlerinin yapısal özelliklerini inceler. Bir anlatı grubu üzerinde inceleme yapıp, yapısını formül haline getirir ve formülü evrensel düzeyde uygulanabilir kılmayı umar. Kahramanın Biyografisini Çözümleyen Yapısal Kuram gibi bir yöntem farklı dini, epik kahramanların ortak bir kahraman modeline dayandığını savunur. Vladimir Propp ve Masalların Yapısal Çözümlemesi bir masalın değil, tüm masalların kökenini araştırır. Tarihi coğrafi Fin Metodu'nun aksi bir görüştür. Fonksiyon ve rol olarak iki kavram üzerinde temellenen bu çalışma, çeşitli masallardaki aynı işlevleri sergilemeye çalışır. Levi Strauss ekolüne göre doğal yapıyı açığa çıkarmak için mitlerdeki öykülendirme ögeleri bölünmeli ve yeniden düzenlenmelidir.

 

Bağlam Merkezli Kuramlar

Bağlam merkezli yöntemde halk bütün olarak ele alınır. Halkbilim bitmiş bir obje değildir. Yaşayan, anlatılan, dinleyen yaratıcı bir süreçtir. Yalnızca metinler değil, metnin işlendiği toplumsal çevre de değerlendirilmelidir.

 

İşlevsel Halkbilim[değiştir | kaynağı değiştir]

Antropoloji kökenlidir. Malinowiski, Boas, Herkovist, Margerat gibi bilimciler metnin yaratıldığı bağlamı incelerler. Halkbilim ürünlerinin derlenip yazılması ile birlikte kültürel ve fiziki şartlar da dikkate alınmalıdır. Anlama ve dinleme olayı da önemlidir. Kültürü oluşturmada insanın temel ihtiyaçlarının rolü göz önünde bulundurulmalıdır.

Sözlü Kompozisyon[değiştir | kaynağı değiştir]

Homer Meselesi olarak da bilinir. 20. yüzyılda ortaya çıkmıştır.Milmen Parry ve Albert Bateslord tarafından, İlyada ve Odessa eserlerinin nasıl ortaya çıktığı sorusu ile geliştirilmiştir. Homer'in bu destanları sözlü olarak öğrenmesi ve sonrasında yazıya geçirmesine vurgu yapılır. Destanların günümüze nasıl geldiği böylece açıklanır.

 

Performans Kuramı

Halkbilim dinamik bir iletişim sürecidir. Roman Jacobson ve Saussure gibi dilbilimciler ile ortaya çıkmıştır. Alan Dundes, Rager Abraham, Don Ban Amos gibi Amerikalılar da dahil olmuştur. Halk kültürü ögelerinin genel dokusu ile birlikte dinsel ögelerinin de incelenmesi gerekir. Dundes, metin ve bağlam kavramları üzerinde durarak; metnin toplumdan topluma aktarıldığını, oysa sözlü ürünün aktarılmasının olanaksız olduğunu söyler. Toplumsal bağlam her yaratmada değişkendir. Performans kuramında halkbilim sanatsal bir eylemdir. Ürünlerin geçtiği çevre kültür olarak ele alınır.Halkbilim ürünlerinin anlatımında yeniden yararlanma değil, kültürel yeniden üretim vardır. Ürünlerin özü tarihsel dokuya bağlı kalır, anlatıcı yalnızca bunun aktarımını yapar.[4]

 

Kavramın gelişmesi[değiştir | kaynağı değiştir]

Folklor kavramı 19.yüzyılın sözlü gelenekleri modern ideolojik amaçlar doğrultusunda birleştirmeyi arzulayan romantik ulusalcı ideolojinin bir parçası olarak gelişmiş ancak 20.yüzyılda etnograflar politik amaçlar dışında folklor kayıtları yapmaya başlamışlardır[kaynak belirtilmeli].

 

Folklor kavramı 19.yüzyılın sözlü gelenekleri modern ideolojik amaçlar doğrultusunda birleştirmeyi arzulayan romantik ulusalcı ideolojinin bir parçası olarak gelişmiş ancak 20.yüzyılda etnograflar politik amaçlar dışında folklor kayıtları yapmaya başlamışlardır[kaynak belirtilmeli].

 

Türkiye'de halk bilimi[değiştir | kaynağı değiştir]

Ana madde: Türk folklorü

Halk arasında "folklor" kelimesi ile sadece "halk oyunları" olarak algılanagelmiştir. Fakat yanlış kullanılmaktadır. Arzu Öztürkmen, Türkiye'de Folklor ve Milliyetçilik (1998, İletişim Yay.)adlı kitabında bu tarihsel süreci inceler ve Türkiye'deki folklor araştırmalarının tarihçesini dört ana bölüm kapsamında değerlendirir. Buna göre, Jön Türklerin ilgisiyle Osmanlı döneminde başlayan folklor araştırmaları daha sonra Halkevleri kapsamında sürdürülmüştür. 1947 yılında Ankara Üniversitesi'nde Pertev Naili Boratav öncülüğünde açılan Halkbilimi Bölümü, Boratav'ın görevden alınmasıyla ilk yıllardaki ivmesini kaybederken, Halkevleri çatısı altında gelişen halk oyunları hareketi üniversite gençliğinin öncülüğünde yaygınlaşmış ve folklora olan akademik ilgi hızla popülerleşen halk oyunlarına kaymıştır. Ne var ki, folklor esasında halk kültürünün tamamını kapsar.

 

Türkiye'de halk bilimi çalışmaları yirminci yüzyıldan çok daha önce bilimsel yöntemlerle olmasa da halk kültürünün öykülenerek aktarılmasıyla başlamıştır[kaynak belirtilmeli]. Özellikle Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi geniş birikimi ve canlı anlatımıyla bu tip eserlerin en önemli örneklerinden birini oluşturmaktadır.[kaynak belirtilmeli] Ayrıca Divânu Lügati't-Türk, Dede Korkut Hikayeleri gibi önemli örnekler de halk bilimi çalışmalarında kullanılacak kadar önemli bilgiler aktarmaktadır.

 

 

Türk halk biliminin önemli figürlerinden biri, Nasreddin Hoca.

Bilimsel anlamda folklor ile ilgili yazılar yirminci yüzyılın başında verilmeye başlanmıştır. 1913 yılında Ziya Gökalp, “Halka Doğru” adlı dergide“Halkiyat” terimini kullanmış, 1914 yılında Mehmet Fuat Köprülü de “İkdam” gazetesindeki yazılarında “Halkıyyat:Folk-lore” şeklinde kelimenin Türkçe karşılığını orijinal hali ile birlikte kullanmıştır. Daha sonra Rıza Tevfik Bölükbaşı “Peyam” gazetesi ekinde, Selim Sırrı Tarcan “TEM”de, Rauf Yekta “Darü'l-Elhan Külliyatı”nda ilk "halk bilimi" yazılarını kullananlardır

Cumhuriyet’in ilanına kadar Türk halk bilimi ile ilgili araştırma, inceleme ve yayınların dağınıklığı dikkati çekmektedir. 1927 yılında Ankara’da “Anadolu Halk Bilgisi Derneği” adıyla kurulan, bir süre sonra adı “Türk Halk Bilgisi Derneği” olarak değiştirilen dernek Türk halk bilimine ilişkin çalışmaları başlatan ilk kuruluştur [5]. Çıkardığı “Halk Bilgisi Haberleri” adlı süreli yayınıyla ülkemizin çeşitli yörelerinden derlenen Halkbilim verilerini toplu bir biçimde sergilemiştir. Daha sonra Atatürk tarafından 19 Şubat 1932'de kurulan Halk Evleri[5], 1955 yılında “Folklor Araştırmaları Kurumu”, 1964 yılında “Türk Folklor Kurumu”, 1966 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde Kurulan Milli Folklor Araştırma Dairesi” halk bilimine ilişkin ilk köklü çalışmaları başlatmışlardır[kaynak belirtilmeli].

Türk folklorünün önemli figürlerinden Karagöz ve Hacivat.

Üniversitelerimizde ise Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Etnoloji ve Antropoloji kürsüsü ve Atatürk Üniversitesi’nde Halk Edebiyatına ilişkin çalışmaların dışında Boğaziçi Üniversitesi Folklor Kulübü (BÜFK) Orta Doğu Teknik Üniversitesi Türk Halk Bilimi Topluluğu (THBT) ve Anadolu Üniversitesi Halkbilim Araştırmaları Merkezi gibi kuruluşlar da Türk halk bilimini sürdüren araştırmalarda bulunmaktadırlar. Bunlardan başka Ankara’da HOY-TUR,HOYEM, TÜFEM, TUBİL, İstanbul’da FOLKTUR, FOYAK, İzmir’de İFAK, EFEM ve diğer illerimizde değişik adlarla kurulmuş amatör dernekler ve kuruluşlar Halk oyunları başta olmak üzere Türk halk bilimine önemli ölçüde katkıda bulunmaktadırlar.

 

Türk Halk Bilimi’ndeki başlıca eksiklikler şunlardır:[6]

 

Günümüze kadar derlenen materyaller sistemli bir biçimde düzenlenip arşivlenerek incelemeye hazır bir duruma getirilmemiştir. Bu amaca yönelik birkaç girişim ekonomik zorluklar, ilgisizlik ve desteksizlik yüzünden yalnız toplantı tutanaklarında kalmıştır.

 

Halkbilimimizin bütün konularını kapsayan bir sözlükten henüz yoksunuz. Halkbilim çalışmalarında el altında bulundurulması gereken “Halkbilim Atlasları”nın hazırlanmasıyla ilgili çalışma da başlatılamamıştır.

Yazarlar:
Yayın Yılı:
2008 (Miladi)
Sayfalar:
417
Dosya Türü:
PDF Document

 Sayın oxucular!
Turuz sitesi bir kültürəl ocaq olaraq dilçiliklə bağlı qonulardan danışır. Bu sitə dilçiliklə bağlı dəyərli bilgilər verməkdədir.Dilimizin tarixi və etmolojisi sahəsində çalışan bu sitə, sözlərin kökü və etimolojisi haqqında, başqa sitələrdən dəyişik olaraq, eyləmlə(fe'l) bağlı anlamların açıqlayır.
Sitəmizdə dilçiliklə bağlı bir çox kitab,sözlük, yazılar əldə edib oxuyabilərsiniz. Umuruq ki bu sitə, siz dəyərli, sayın oxucular yardımıyla, dilçilik qollarının gəlişməsi, yüksəlişi yolunda bir addım götürəbilsin.
Bey Hadi ([email protected])
Təbriz