Bağış

Turuz masraflarını karşılaya bilmemiz için yeni yılda Turuza destek olmak için [email protected] ile irtibata geçin.

Bağışlarınızı bu E-postaya bildirin: [email protected]

BTC: bc1q0lqs9dhsd6glk4hdslt83fwcrz9uvujk6lrcfl

USD(TRC20):TWrFZBWcvyDfQSA51cvXq52Es8VSHeFwQR

Bank kart bilgileri:

6104 3373 5031 8547

Iran Millet Bank

Aile Içi Şiddetin Sebeb Ve Sonucları-1995-347s

4517
0
2017/6/25
Oy Sayısı 1
Oy Sonucu 5

Aile Içi Şiddetin Sebeb Ve Sonucları-1995-347s

Aile içi şiddet, hem aileyi oluşturan üyelerin tek tek her birini etkileyen, hem de ailenin ve dolayısıyla toplumun bütünlüğünü tehdit eden ciddi bir sorundur.

Ailede şiddet, öncelikle kadın ve çocuklara yönelik olarak ortaya çıkmaktadır. Şiddetin türü ne olursa olsun, etkileri yalnızca uygulandığı süreyle sınırlı kalmayıp bireyler üzerinde bıraktığı izler ve yarattığı sonuçlar, bireyin gelecekteki yaşamında da etkisini sürdürmektedir.

Kadına yönelik ilk şiddet davranışı, ağırlıklı olarak evliliğin ilk günlerine rastlamaktadır. İkinci sık rastlanan eğilim ise, ilk çocuğun doğumundan sonra ortaya çıkmasıdır. Hamilelik döneminde şiddete maruz kalan kadınların sayısı da azımsanmayacak oranlardadır.

Kadının henüz evliliğinin başlangıcında karşılaştığı şiddet olgusu, onun evlilikten beklentileriyle orantılı olarak hayal kırıklığına dönüşmektedir. Kadının şiddete maruz kalması sonucunda tutumu, onunu kişilik özelliklerinin yanı sıra sosyoekonomik koşulları ile de ilişkilidir.
Kadının;
– yetiştiği aile ortamı ve ilişkileri,
– ailesinin haberdar olması sonucunda göstereceği tepki,
– eğitim düzeyi,
– ekonomik yönden bağımlılığı ya da bağımsızlığı,
– şiddetin ortaya çıktığı dönemde çocuklarının olup olmadığı,
– yaşadığı çevrenin şiddeti algılama biçimi gibi faktörler kadının şiddete tavır, alışında önemli bir rol oynamaktadır.

Tüm bu faktörlerle ilişkili olarak şiddete maruz kalan kadınların davranış biçimlerinin başlıcaları şunlardır:
– Başkalarından ve kendi ailesinden gizleme
– Umursamazlık ve boş vermişlik
– Şiddeti yalnızca kendisinin yaşadığı bir durum olarak görmeyip teselli bulmak
– Düzeleceğini ve bir gün bunların bir daha yaşanmayacağını ummak
– Kendisinin ve çocuklarının geleceğinden endişe ederek katlanmayı yeğlemek
– Başkalarından medet ummak, özellikle eşin saygı duyduğu kişilerden yardım istemek

Sayılan bu davranış biçimleri, kabullenme ile birlikte, her şeyin bir gün değişebileceği umuduyla şekillenmektedir.

Yaşadığı şiddetin kadında duygusal sonuçları ise genellikle şunlardır:
– Sevgi ve saygının azalması ya da yok olması
– Kocaya duyulan nefret, kin ve tiksinme
– Korku, kaygı ve çaresizlik
– Yaşama küskünlük, boşluk hissi, yaşamdan zevk almama, umutsuzluk

Aile içi şiddet, aile ilişkilerinin büyük ölçüde bozulmasına, ailenin duygusal temelini oluşturan sevgi saygı ve güvenin yerini, nefret, kaygı ve korku gibi duyguların almasına yol açan bir olgudur.

Yaşanan bu duygular, yalnızca eşe karşı hissedilmekle kalmayıp, ailedeki diğer üyeleri, yakınları hatta tüm insanları çevreleyecek sınırlara ulaşabilmektedir. Kadın durumundan herkesi sorumlu tuttuğunda çevresine karşı da hırçın ya da küskün olabilmektedir. Elbette ki bundan en çok etkilenenler yine çocuklardır.

Kadının şiddeti kabullenme dışında bir diğer başvurduğu yol ise şiddet ortamından uzaklaşmaktır. Bunun için evden kaçma, evi terk etme, babasının evine dönme, güvenilir bir yere sığınma, boşanmayı isteme gibi yöntemlere başvurulduğu görülmektedir.

Böyle durumlarda kadının ekonomik gücü, sağlığı, çocuklarının olup olmaması, ailesinin destek verip vermemesi gibi durumlar sonucu etkilemektedir.

Özellikle kırsal kesimde kadının evini terk etmesi hoş karşılanır ve kabul edilebilir bir durum değildir. “Kadının yeri kocasının yanıdır” ve “Gelinlikle girilen evden ancak kefenle çıkılır”. Kadın böyle durumlarda ailesinden destek görmediği gibi yeterli sevgi ve şefkati de bulamaz. Kadının çaresizliği ve yalnızlığı onu kimi zaman sonu ölümle bitebilecek çok daha kötü çözümlere sürükleyebilmektedir.

Aile içi şiddetin etkileri yalnızca duygusal değildir. Özellikle fiziksel şiddet, kadının bedenine de çeşitli ölçülerde zarar vermekte ciddi sağlık sorunlarına dönüşebilecek izler bırakmaktadır. Çıkıklar, kırıklar, yaralanmalar, yanıklar, şiddetli travmalar, kadında ileriye dönük etkili harabiyetlere yol açabilmektedir.

Hamilelik döneminde yaşanan şiddetse hem anne hem de bebek açısından ciddi bir risk oluşturmaktadır. Düşüklere, erken ya da ölü doğumlara yol açan şiddet vakalarına sıkça rastlanmaktadır.

Özet olarak, kadına uygulanan şiddet, türüne, sıklığına ve şiddetine bağlı olarak, kadında fiziksel ya da duygusal tahribatlara yol açmakta evliliği ve yaşamı çekilmez hale getirebilmektedir.



Kaynak: http://notoku.com/aile-ici-siddetin-etkileri-ve-sonuclari/#ixzz4kz2JVwqO 
NotOku.com'a teşekkürler. 

Yayın Yılı:
1995 (Miladi)
Sayfalar:
347
Dosya Türü:
PDF Document
İçerik Dili:
Türkçe

 Sayın oxucular!
Turuz sitesi bir kültürəl ocaq olaraq dilçiliklə bağlı qonulardan danışır. Bu sitə dilçiliklə bağlı dəyərli bilgilər verməkdədir.Dilimizin tarixi və etmolojisi sahəsində çalışan bu sitə, sözlərin kökü və etimolojisi haqqında, başqa sitələrdən dəyişik olaraq, eyləmlə(fe'l) bağlı anlamların açıqlayır.
Sitəmizdə dilçiliklə bağlı bir çox kitab,sözlük, yazılar əldə edib oxuyabilərsiniz. Umuruq ki bu sitə, siz dəyərli, sayın oxucular yardımıyla, dilçilik qollarının gəlişməsi, yüksəlişi yolunda bir addım götürəbilsin.
Bey Hadi ([email protected])
Təbriz