Bağış

Turuz masraflarını karşılaya bilmemiz için yeni yılda Turuza destek olmak için [email protected] ile irtibata geçin.

Bağışlarınızı bu E-postaya bildirin: [email protected]

BTC: bc1q0lqs9dhsd6glk4hdslt83fwcrz9uvujk6lrcfl

USD(TRC20):TWrFZBWcvyDfQSA51cvXq52Es8VSHeFwQR

Bank kart bilgileri:

6104 3373 5031 8547

Iran Millet Bank

Peçenekler-Hüseyin Namık Orkun

9223
0
2016/5/23
Oy Sayısı 1
Oy Sonucu 7

Peçenekler

Peçenekler, Asya'dan kopan bir Türk boyu olarak Avrupa'ya göç etmiş, Roma İmparatorluğu ile komşu olmuş, Kuman-Kıpçak'ların baskısıyla yıkılarak 1091 yılında tarihten silinmiştir.

 

Peçenekler, Asya’dan kopan bir Türk Boyu olarak Avrupa’ya ilerlemiş, Roma İmparatorluğu ile komşu olmuş, Hristiyanlığı benimseyerek Roma ile ilişkiler kurmuş, başka bir Türk kavmi olan Kuman-Kıpçaklar tarafından yıkılmış, Macaristan, Ukrayna, Sırbistan, Moldova gibi ülkelerin halkları içerisinde asimile olarak tarih sahnesinden silinmiştir. 
 
"Peçenekler", Göktürk Döneminde Oğuzların 19. Boyu olarak Türk Birliğine bağlı olarak yaşamaktaydılar. Ana yurtları olan Issık – Balkaş Gölü civarında kalabalık boylar halinde yaşayan Peçenekler, Göktürk Devletinin yıkılmasıyla Türkeşler’e tabi oldular. Türkeşler Devleti, Çin’in politikalarıyla zayıflayıp yıkılınca ortaya İç Asya’da yeni bir Türk Devleti olarak Karluklar ortaya çıkmıştı. Türkeşlere bağlılıkları gereği Karluk devletiyle iyi ilişkiler içerisine giremeyenPeçenekler, Karlukların kendilerini tabi etme çabaları ile mücadelelere girişince güçlü Karluk Devletine karşı koyamayıp Karluklara tabi olmak yerine batıya doğru göç etmeyi tercih ettiler (780). Peçeneklerin bu göç hareketi onları Öz Yurtlarından kopartıp tarih sahnesinden silecek süreci başlatmış olacaktır.
 
Peçenekler, Karlukların ilhak politikalarından kaçmak için Batıya doğru göç ettikçe diğer devletlerin taarruzlarına maruz kaldılar. Zira bu kalabalık ve savaşçı boy her devlet için bir tehdit unsuru oluşturmaktaydı. Konar-Göçer yaşam tarzları sebebiyle yerleşik olarak belli bir coğrafyaya konuşlanmayan Peçeneklerin bu göç dalgası yaklaşık 50 yıl içerisinde onları Hazar Denizine kadar sürükledi. 
 
830’lu yıllarda Hazar Devletine komşu olan Peçenekler, bağımsız olarak yaşayarak herhangi bir devletin tabiiyetini de tanımıyorlardı. Hazar bölgesi, Peçenekler için politik açıdan İç Asya’ya göre daha yaşanılabilir bir coğrafyaydı. Zira bu bölgede varlıklarını sürdüren Hazar ve Oğuz Türkleri kendilerine karşı ilhak politikası yürütmüyorlardı. Ancak Hazar bölgesi Asya bozkırlarındaki gibi hayvancılık ve oba hayatı içinde yeteri kadar elverişli değildi. Bu sebeple Hazar Devletinin ticaret yolları üzerinde yağmacılık yapmaya yöneldiler. Peçeneklerin bu yağma hareketi Hazarlar için büyük sorunlar oluşturmaya başlamıştı. Ancak Peçenekler Hazar Devleti için sefer düzenlenerek mücadele edilecek bir düşman değildi. Zira Hızlı hareket edebilen ve belli bir coğrafyayı sahiplenmeyen Peçenekler, bir ordu ile karşı karşıya gelmeyeceklerdi. Hazar Devleti, Peçeneklerle mücadele etmesi için Peçenekler gibi konar-göçer yaşayan başka bir Türk Kavmi olan Oğuzlarla anlaştılar. Oğuzlar da Peçenekler gibi Hazar Devletinin doğu sınırlarında yaşıyorlardı. 
 
Oğuzların Peçeneklerler üzerindeki baskıları geçici olmadı. Önce Hazar Devletinin talebi ile Peçeneklerin üzerine ilerleyen Oğuzlar, sonraları kendileri gibi Türk Boyu olan Peçenekleri kendilerine tabi kılıp güçlenmek için mücadelelerini devam ettirdiler. Oldukça kalabalık bir boy olan Peçenekler, Oğuzların bu baskıları neticesinde mağlup olmadılar ancak yoğun Oğuz saldırılarına karşı üstün gelemeyince daha uzak coğrafyalara ulaşmak için Hazar Denizinin kuzeyine doğru göç hareketine giriştiler (860 - 880). 
 
Peçeneklerin giriştikleri bu göç hareketi Hazar Denizinin kuzeyinde sonlanmadı. Sulak arazileri ve zengin tabiatıyla Peçenekler için verimli bir coğrafya olan İtil Nehri civarına kadar ilerlediler. Bu coğrafya yazın oldukça verimli ve zengindi ancak Kış aylarındaki sert iklimi sebebiyle Peçeneklerin alışık oldukları bir tabiata sahip değildi. Bu sebeple Peçenekler, İtil Nehrini geçerek Batıya, Avrupa Coğrafyasına doğru ilerlediler. Kuzey Doğu Avrupa, Peçeneklerin göç hareketlerine giriştiği dönemlerde büyük güçler tarafından yönetilmiyordu. Bu sebeple geniş hareket imkanı bulan Peçenekler, daha da Batıya ilerleyerek Macar topraklarına kadar ulaştılar (889). 
 
Macar Devleti, Roma’nın barbar kavimlerden biri olarak gördüğü küçük devletlerden biriydi. Roma İmparatorluğu, geliştirdiği Kuzey Politikası ile barbar kavimlerle yine barbar kavimleri kullanarak mücadele ediyordu. Avrupa’nın kuzeyinde yaşayan bu kavimler Roma için tehlike oluşturduğunda, Roma diğer kavimlere hediyeler gönderip iyi ilişkiler kurarak kendisi için tehlike oluşturan kavimlerle mücadele ettiriyordu. Sayıca nüfusları az olan Macarlarda Roma’nın Kuzey politikalarına riayet ederek varlığını devam ettirebiliyordu. Peçeneklerin Kuzey Avrupa’ya girdiklerinde ilk karşılaştıkları kavim olan Macarlar Peçeneklere karşı koyabilecek kadar güçlü durumda değillerdi. Peçenekler de kendilerine bir yurt arayışı içerisine girerek Macar topraklarına saldırdılar (893). 
 
Savaşçı ordularına karşı koyamayan Macarları yenen Peçenekler, Macar topraklarında kendi hakimiyetlerini ilan ettiler. Macar zaferiyle Peçeneklerin hakimiyet alanları Don Nehrinden Diyenper’e kadar genişlemişti. Peçenekler güçlü boy teşkilatlanması ve yüksek askeri teknikleriyle Kuzey Avrupalı kavimlere karşı üstünlük sağlar durumdaydı. Zira Çevresindeki küçük kavimler Peçeneklere karşı koyabilecek güçte değillerdi. Peçeneklerin Kuzey Avrupa’daki tartışmasız hakimiyeti Slavların bulundukları Kuzey coğrafyasından güneye doğru göç ederek Kuzey Avrupa’ya ulaşmasıyla son buldu. Avrupa’nın en kuzeyinde bulunan Slav Prenslikleri göç dalgaları ile Karadeniz’in Kuzeyine doğru yaklaşmışlardı. Bu dönemde Kuzey Karadeniz coğrafyasının hakimi olan Peçenekler ile Slavlar sınır komşusu oldular (900). Slavlar ve Peçenekler bu coğrafyada 136 yıl boyunca kimi zaman savaşarak, kimi zaman işbirliği yaparak birbirlerine komşuluk etmişlerdir. 
 
Peçenek – Slav komşuluğu 900 – 935 yılları arasında iyi ilişkiler içerisinde geçti. Birbirlerini tehdit etmeyen bu iki güç, komşuluk ilişkileri içerisinde ticaret ve askeri birliktelikler içerisine girdiler. Bunun yanında “Gök Tanrı” inancına sahip olan Peçenekler, Slavlarla iyi ilişkiler kurmaya başladığı dönemde Hristiyanlıkla tanışmıştı. Koyu Hristiyan bir kavim olan Slavlar, Peçeneklerin dini inanışlarını etkilemişti. Bu bakımdan Peçenekler, ilk Hristiyan Türk Kavmi olma özelliğini taşır. Slavlarda Peçeneklerden Bozkır savaş kültürünü ve ileri savaş stratejilerini ithal etti. Daha yavaş ve yaya güçler olarak ön plana çıkan Slav askeri teşkilatlanması, Peçeneklerin süvari ağırlıklı ve yüksek hareket kabiliyetine sahip askeri manevraları öğrenerek önemli bir avantaj kazanmışlardı. Zira bu avantajlar Peçenekleri Avrupa’nın en güçlü “Barbar” kavmi haline getiriyordu. 
 
Peçenekler, iyi geçindikleri Slav komşuları ile ilişkileri hasebiyle Kuzey Avrupa’da huzurlu bir yaşantı sürüyorlardı. Peçeneklerin bu huzuru Hazar’dan kopup gelen diğer bir Türk Göçü ile bozuldu. Hazarın Kuzeyinden Kuzey Avrupa’ya doğru açılan göç yolunda bu kez UZ’lar (Batı Oğuzları) vardı. Yine başka bir Türk Boyu olan Kuman-Kıpçak birliği UZ’ların üzerine gidiyor, UZ’larda Kuman-Kıpçak istilalarından etkilenerek Batıya doğru göç ediyorlardı. Bu göç dalgası ile İtil nehrini geçen UZ’lar Peçeneklerin yaşadıkları coğrafyaya girdiler. UZ’lar nüfus bakımından Peçeneklerden daha kalabalık, askeri olarak da daha üstün durumdaydılar. Kalabalık UZ istilalarına karşı koyamayan Peçenekler, 943 – 972 yılları arasında İtil Nehri üzerindeki etkisini giderek kaybetmeye, Diyenper civarına doğru çekilmeye başladılar. 
 
Peçenekler bu dönemde Slavlar ile iyi ilişkiler kurmaya devam ediyorlardı. Ancak Slav Knezi’i İgor’un 965 yılında ölümü üzerine yerine Svyatoslav’ın geçmesi Peçenek  - Slav ilişkilerinde kötü bir seyri başlattı. “Rusların Büyük İskenderi” olarak anılan Svyatoslav, savaşçı ve yayılımcı bir politika izliyordu. Diğer Slav Knezlerinin aksine at üstünde, ordusunun başında mütevazi bir hayat yaşayan Svyatoslav, Peçenek Han’ları gibi askeri nitelikleri üstün bir komutandı. Svyatoslav yönetimi eline alır almaz savaş hazırlıklarına başlayarak ilk seferine çıkarak İtil Bulgarlarına taarruz etti. Peşinden Tuna Bulgarları üzerine sonra da Hazar Devleti’ne seferler düzenledi. Svyatoslav’ın Hazar Seferine çıkması Peçenekler için bir fırsattı. Svyatoslav’ın yokluğunda Kiyef’e saldıran Peçenekler başarılı olamayıp geri püskürtüldü (965). 
Yayın Yılı:
1933 (Miladi)
Dosya Türü:
PDF Document

 Sayın oxucular!
Turuz sitesi bir kültürəl ocaq olaraq dilçiliklə bağlı qonulardan danışır. Bu sitə dilçiliklə bağlı dəyərli bilgilər verməkdədir.Dilimizin tarixi və etmolojisi sahəsində çalışan bu sitə, sözlərin kökü və etimolojisi haqqında, başqa sitələrdən dəyişik olaraq, eyləmlə(fe'l) bağlı anlamların açıqlayır.
Sitəmizdə dilçiliklə bağlı bir çox kitab,sözlük, yazılar əldə edib oxuyabilərsiniz. Umuruq ki bu sitə, siz dəyərli, sayın oxucular yardımıyla, dilçilik qollarının gəlişməsi, yüksəlişi yolunda bir addım götürəbilsin.
Bey Hadi ([email protected])
Təbriz