Turuz masraflarını karşılaya bilmemiz için yeni yılda Turuza destek olmak için [email protected] ile irtibata geçin.
Bağışlarınızı bu E-postaya bildirin: [email protected]
Bank kart bilgileri:
6104 3373 5031 8547
Iran Millet Bank
Osmanlıda Alevi Ayaqlanmaları-Baki Öz -1992-219s
Osmanlıda Alevi Ayaqlanmaları-Baki Öz -1992-219s
Baki Öz
ortaokul ve lisede* ogrencisi oldugum, alevilik ve bektasilik basta olmak uzere onlarca kitabi bulunan, yakin tarih ve ataturkun anadoludaki calismalariyla ilgili de bir cok bilimsel eser vermis sekiz mayis ikibinikide vefat eden tarih ogretmeni.
birinci basımı mart 1996'da can yayınlarından çıkmış atatürk'ün düşünce yapısının oluşumu adlı kitabı kaleme almıştır...
1949'da erzincan'ın çayırlı ilçesinin eşmepınar köyünde doğmuştur...istanbul atatürk eğitim enstitüsü sosyal bölümler ile anadolu üniversitesi tarih bölümlerini bitirdi.tarih öğretmeni olarak çalıştı ve tarih araştırmaları yaptı.ilk kitabı türkiye'de göç olgusu, sorunları ve çözümü 1978'de yayınlandı.bunu 1987'de atatürk'ün anadolu'ya gönderiliş olayının içyüzü (ikinci baskı 1995), 1990'da "kurtuluş savaşında alevi-bektaşiler", 1992'de "osmanlı'da alevi ayaklanmaları", 1995'de "aleviliğin tarihsel konumu", "alevilik nedir", "alevilik ile ilgili osmanlı belgeleri", 1996'da "fevaid" (hacı bektaş'tan hazırlama), "atatürk'ün düşünce yapısının oluşumu", "atatürk'ün düzeni", "islam dünyası ve kemalizm" , kitapları izledi...
resmi tezleri savunmuştu. hatta ölümünden sonra yayınlanan bir "dersim olayı" adlı kitabı vardır ki evlere şenlik. ilk yarısında kürtlerin aslında türk olduğunu bol bol anlatır. mevzuyu karda yürüyenler hikayesine bağlamayı da unutmaz.
iyi adamdı, hoş adamdı, öğretmenimdi, bi kusuru varsa o da tarihi tümden yanlış yorumlamaktı, her şeyine tamam ama soyadımın bir oğuz boyunun adından geldiğini söylediğinde biraz daha ayrıntıya girip pederin sünnileştirilmiş bir alevi türkmen köyünden olduğunu fark ettireydi daha iyiydi. 30 yaşında bu gerçeğin farkına varmak üzücü.
------------------------
osmanli devleti'nde ya$ayan alevilere sunni kesimin, aydin tabakanin, yonetimin baki$ acisini, davrani$larini ve alevilerin bunlara karsi gostermi$ olduklari tutumlari, ortaya cikan ayaklanmalarin oncesini, sonrasini inceleyen bir baki öz eseri. bir tarih ogretmeni olan öz, eserinde mumkun oldugunca nesnel davranmak icin sadece alevi ve de sunni kaynaklara degil, ayni zamanda soz konusu devirde ulkeyi ziyarete gelen yabanci gezginlerin gozlemlerine de yer vermi$. mesela buna bir ornek olarak osmanli devleti’ni 17. yy'da ziyaret etmi$ olan bir fransiz'in (j. thevenot) kaleminden $oyle aktarmi$:
“hristiyan kesimler $eriatci ve bir islam devleti olan osmanli’da islamligin bir kolu olan aleviler'e gore cok daha rahatlardi. din ve vicdan ozgurlugune sahiptiler, aleviler gibi kiyilmiyor, kirilmiyorlardi. hristiyanlar dinsel ozgurluklerini kullanabilmelerine, ibadet ve torelerini uygulayabilmelerine kar$in, islam olan osmanli devleti yine islam olan alevilige bu hak ve ozgurlukleri kullanma serbestligi tanimiyordu. dahasi alevi olduklari icin a$agiliyor, baski altinda tutuyor, ce$itli yollarla kitli kiyimi yapiyordu.”
dogal olarak osmanli yonetiminin bu tip bir tarafli, haksiz muamelesi alevi toplumunu surekli mevcut duzene kar$i ayaklanmasina sebep oluyor ve yeni arayi$lar icine sokuyordu. osmanli'nin devletlikten imparatorluga gecmesi ile birlikte ise artik yonetim iyice sunni-$eriatci bir hal almi$ ve alevilerin arka arkaya ayaklanmalar ba$latmalarina zemin saglami$tir.
baki oz'e gore osmanli'daki alevi ayaklanmalarinin temelinde 3 ana neden bulunmaktadir. bunlar;
1) osmanli'nin toplumsal yapisi
2) yoneticilerin tutumu
3) guvensiz ve huzursuz ortam
1) "osmanli'nin toplumsal yapisi": osmanli'da kurulu$tan itibaren kullanilan timar sisteminin kanuni’den itibaren bozulmasinin hizlanmasi ve sonraki yonetimlerde de bunu onleyici cali$malarin yapilmamasi, yapilanlarin da etkisiz kalmasi ile derebeyliklerin olu$mu$ ve toplum merkeziyetci bir sistemden yerini yari-feodal bir yapiya birakmi$tir. bu da halk eylemlerine ve ba$kaldirilara yardim eden eden bir etken olmu$tur.
osmali'da emlak hep yoneten kesimin elindeydi. kimdi bunlar? hanedan uyeleri, vezirler, yuksek rutbeli komutanlar, akinci subaylar, anadolu beyleri, saray gorevlileri, $eyh ve dervi$ler… anadolu’da son derece yaygin olan bu sistemin yonetenlerinin hepsi osmanli’da feodal aristokrasiyi temsil etmektedirler ve bunlarin gittikce guclenmesi, koylulerin mallarina istedikleri gibi el koyabilmeleri, avrupa'ya kara bir cag ya$atmi$ olan feodalizmin osmanli’da da ba$lamisina neden olmu$tur.
16. yy.’dan itibaren osmanli'da ayan denen bir zumre belirdi. devlet elde edilen topraklari bu ayanlara vermeye ba$ladi ve bunlar giderek aristocrat bir bicime donu$tuler. varlikli hale geldiklerinden hak uzerinde de oldukca etkili olmaya ba$lami$lardi. aslinda bazi kaynaklar ayanlarin osmanli'nin kurulu$undan itibaren var oldugunu belirtse de aslinda ayanlar 16. yy ile birlikte merkezi yetkinin zayiflamasi ve bu bo$lugu (yoneten ile yonetilen arasindaki bo$luk) doldurmak icin bir toplumsal kademenin olu$masina ihtiyac duyulmasi ile ortaya cikmi$lardir. bu ayanlarin zamanla cok fazla guclenip devlete bile kafa tutabilecek seviyeye gelmesi, bunun yaninda kendi aralarinda da cati$maya girmeleri gibi durumlarda surekli olarak zarar goren hep anadolu’da ya$ayan halk olmu$tur. artan cati$malar e$kiyaligin artmasina ve guvenin azalmasini getirmi$tir. halk da dogal olarak buna isyan etmekten ba$ka care bulamami$tir.
ta$ra surekli somuru bolgesi olarak gorulmu$tur osmanli’da. saray istanbul'u yonetirken, anadolu’nun yonetimi kan emici derebeyliklere kalmi$tir. 1527 yilinda toplanan 537 milyon akce gelirin 403 milyonu ise saray cevresinin giderlerine harcanmi$tir. bu da anadolu halkinin bir gun bile gun yuzu goremedigini, mali gucune devletin, fiziksel ve gayrimenkulune de ba$indaki derebeyliklerin el koydugunu goruyoruz.
anadolu halkina reaya tanimini yapabiliriz. osmanli'da reaya en cok ezilen kesim olmu$tur tarih boyunca. feodal yasalarin olu$masi ile bunlarin toprak edinme hakki yoktur, bu topraklardan elde ettigi urunlerin buyuk bolumu ba$larindaki beylere giderdi, ellerini kollarini sallayip ben buraya gocuyorum diyemezlerdi, sava$ ciktiginda devlet ile derebeyler konu$ur anla$ir, reaya'ya laf du$mezdi. beyi sen bu sava$a gideceksin dediginde cevap verme, kabul etmeme gibi bir luksu yoktu. kendi i$lerinin di$inda, eger beyleri bir ba$ka angarya i$ini de verirse bunu da yapmak zorundaydi.
vergi duzenindeki bozukluk ayaklanmalarin belki de onemli ate$leyicilerinden biriydi. osmanli'da vergilendirilen en onemli alan tarimdi ve dolayisiyla en buyuk vergi ile koyluler kar$ila$iyordu. ayrica yasal vergilerin di$inda zamanin egemen guclerin halktan envayi ce$it vergi de aliyorlardi. tum bunlar tabiki halki cileden cikariyordu ve bu baskidan kurtulu$u ancak ve ancak ba$kaldirida goruyorlardi. onlara gore bu adaletsiz ve zalim yonetimi ancak ba$ka bir dozen ve yonetim sona erdirebilirdi. zaten bu yuzdendir ki aleviler osmanli zamaninda safevilere yakinlik gostermi$lerdir.
2) "yoneticilerin tutumu": osmanli'da ozellikle fatih sultan mehmet ile birlikte turklukten uzakla$ma ba$lami$tir. rum ve slavlarin rolleri artmi$tir. fatih'ten 16. yy. ortalarina kadar secilen 48 veziriazamin sadece 4’u turk’tur. zaten osmanli devleti’nde hic bir zaman turkler turk olduklari icin bir ayricaliga sahip olmami$lardir, tam tersine a$agilanmi$ ve kiyilmi$lardir. yine faith zamaninda itibaren turklerin di$inda da yonetime adam getirmeler ba$lar. dev$irmelerin osmanli yonetimindeki inanilmaz arti$i turk ve turkmen kokenli halk (cogunlukla aleviler) uzerinde bir baskinin olu$masina neden olmu$tur. dev$irmelerin ust tabakasi osmanli devleti’nin resmi ideolojisi olan sunnilige gecmi$ ve bu ideolojinin co$kulu savunuculari olmu$lardir. bu surecte dev$irmeler egemenle$irken, turk-turkmen halk azinlik konumuna itilmi$tir. alevi ayaklanmalari yonetimde olan sunni ideolojiyi benimsemi$ dev$irmelere kar$i yurutulen devrimci ayaklanmalardi.
yonetici kesim halkin sirtindan inanilmaz servetler edinmi$ti. halka eziyet butun hizi ile surerken, $eyhhulislami, ulemasi, kadisi, askeri kesimi ko$eyi coktan donmu$tu. ticari ayricaliklar da zaten yabanci kesime verilmi$ti.
osmanli'da tum bu bozulmalarin yaninda adaletin saglam kalmasi du$unulemezdi tabiki. adaletin ba$indaki isim kadi da son derece karanlik i$lere dalmi$, kendi cikarini du$unenlerin oturdugu bir makam olmu$tur. ru$vet almalar, adam kayirmalar, gorev yerlerine keyfi $ekilde gitmemeler, kabadayilar ile i$birligi icine girip anadoluda bazi kadinlari kacirtarak irzlarina gectikleri dahi olmu$tur. $imdi burada durup bir yunus emre pir sultan kar$ila$tirmasini du$unelim. kimileri der ki, efendim yunus bari$i, insanligi, sevgiyi simgeler, oysa pir sultan hep isyanlar cikartmi$, devlete dert bela olmu$tur.. peki tum bu cirkeflikleri yapan duzene kar$i $oyle bir dil ile cevap veren pir sultan'a ne denir? yanaklarindan opulup, helal olsun, az bile demi$sin denmez mi?
koca ba$li koca kadi
sende hic din iman var mi?
harami helali yedi
sende hic din iman var mi?
fetva verir yalan yulan,
domuz gibi dagi dolan,
sirtina vururum palan,
senin gibi hayvan var mi?
iman eder, amel etmez,
hakk'in buyruguna girmez,
kadilar ya$ yere yatmaz,
hic boyle kor $eytan var mi?
3) "guvensiz ve huzursuz ortam": toplumsal ya$amda artan guvensizlik ve olu$an huzursuz ortamin nedeni de aslinda ilk iki sirada saydigim nedenlerdir. bunun bir nedeni de sistemin bozulmasi ile artik yapilan sava$larin kazanilmamasi ve yapilan sava$larinin giderlerinin ganimet yolu ile degil de devletin kendi icinden odemesini gerektirmesidir. bu da tabi dogrudan anadolu halkinin sirtina binilmesini beraberinde getiriyordu. sava$tan kacan yenicerilerin anadolu'ya siginip burada huzursuzluk yaratmalari, yollarda harac ve soygunlarin artmasi, a$iretlerin devlere kafa tutmalari ve olu$an cati$malar, devletin anadoluda kirsal kesimde denetimi saglayamamasi, vatanda$i koruyamamasi da beraberinde buyuk $ehirlere gocu getirdi. bu da tarimin gerilemesine neden oldu. kentlere gelen koyluler i$siz kaldilar.
osmanli'nin tum ezme ve yok etme politikasina ragmen aleviler hic bir zaman du$man safeviler'e katilmayi du$unmemi$ler ve ulkelerine bagliliklarini bu baglamda surdurmu$lerdir. anadolu'da bir $ii propagandasi yapilmi$tir ve anadolu alevilerinin $ii iran’a bir inanc bagliligi olmu$tur, fakat alevilerin istedigi bir “siyasi egemenlik”ti. zaten safevi devleti kurulmadan once de batini-alevi ayaklanmalar olmu$tur. ayaklanmalarini da safevi $ahlari adina yapmami$lardir. alevi eylemleri anadolu'ya ve anadolu halkina ozgudur. $ah'in haksizliklara son verecegine olan inanc ile di$ du$manla birle$me dogal olarak farkli $eylerdir.
Osmanlıda Alevi Ayaqlanmaları-Baki Öz -1992-219s | |||
---|---|---|---|
خواندن
دانلود
برای ادامه حیات توروز، کمک کنید |
|||
حجم: 8.66 MB | نوع فایل : Pdf | دیده شده : 454 | گزارش خرابی |
kesli-Osmanlida_Alevi_Ayaqlanmalari-Baki_Oz_-1992-219s.pdf | |||
---|---|---|---|
خواندن
دانلود
برای ادامه حیات توروز، کمک کنید |
|||
حجم: 224.12 KB | نوع فایل : Pdf | دیده شده : 481 | گزارش خرابی |